Hayalimizdeki iş mi, işimizdeki anlam mı?
HERKES HAYALİNDEKİ İŞE SAHİP OLAMAYABİLİR. BELKİ DE BAZILARIMIZ İÇİN HAYALİMİZDEKİ İŞİN PEŞİNDEN KOŞMAK YERİNE, OLAN İŞİMİZDE NASIL MUTLU OLACAĞIMIZIN YOLLARINI BULMAK DAHA DOĞRU BİR YOLDUR.
Önemli olan profesyonel hayatımızda idealimizdeki işi yapıyor olmasak da işimizi huzurlu yapabilmek ve bir anlam katabilmektir. Anlam arayışı kişinin bu dünyadaki mutluluğundaki en güçlü faktör olarak kabul edilebilir hatta konum ve statüden bile daha üst sıralarda yer alabilir.
FARKINDALIK VE MEDİTASYON
Kendimizi ifade edebileceğimiz bir işimiz yoksa bu genellikle hayal kırıklığı, stres, rekabet ve hatta bazen umutsuzluğa neden olabilir. İş verenimiz tarafından küçümsendiğimiz bir başarısızlıktan dolayı hayal kırıklığına uğradığımız veya büyük bir iş yükü altında ezildiğimiz zamanları değiştiremesek de yapabileceğimiz şey bu süreçte anlam bulmamıza izin veren belirli becerileri geliştirerek, deneyimlerimizle ilişki kurma biçimimizi değiştirebilmektir.
Bunun için iki yol izleyebiliriz. Birincisi karma yogada olduğu gibi olaylara karşı olan bakış açımızı değiştirmek ve ikincisi meditasyon yapmak, bunlar işimizi yapmamıza yardımcı olacak en temel araçlardır.
Karma Yoga’nın yolu ‘olayları değiştiremiyorsan, tavrını değiştir’dir. İnsanın kendisi için izlemesi gereken bir yoldur, aksi takdirde mutsuz olacak kişinin kendisinden başkası değildir.
Kendi mutluluğumuzu sağlamaya çalışmak bencilce değildir. Tam aksine kendi mutluluğumuzu arttırmak başkalarını önemsememize yardımcı olur. Yoga bunu öğretir.
Meditasyon ise farkındalık, bağlantı ve dayanıklılık gibi temel becerileri geliştirmemize yardımcı olur. Bağdaş pozisyonunda uzun süre oturularak yapılan meditasyon olmadan da iş yerinde bir anlam bulmak kesinlikle mümkün, ancak birçokları için düzenli bir meditasyon uygulamasının bunu kolaylaştırdığını söyleyebiliriz.
“Kişinin işine anlam katan meditasyonla en yakından uyumlu iki nitelik, günümüzde en popüler kelimelerden biri olan mindfulness yani farkındalık ve bir diğeri de anlayıştır.”